Mum Çiçeği (ÇÇSB.15)

Epifitik ve succulent özelliklidir. Yaprakları etli, kalın ve çok serttir. Üzerinde düzensiz yaldızımsı lekeler, çizgiler olur. Mumsu bir kokusu vardır. Çiçekleri beyaz ve soluk kırmızı renktedir. Yaprakları 6-7 cm uzun ve 3-4 cm genişlikte kalın ve sert ,yeşilden kahverengiye dönen renkte olup üzeri parlaktır mumlu gibidir. Adeta kazıyınca çıkacakmış gibi görünürler. Bu mum çiçeğinin güzel bir özelliğidir. İnce dalları değdiği nemli zeminlere yapışıcı kökler çıkarma eğilimindedir. Bulunduğu yerde hava biraz nemli ise dallarda küçük kök çıkıntıları oluşur. Eğer sık sık ıslanan bir ağaç, bir tahta yüzeye değse kökler uzar ve oraya yapışır. Sonra da dalın ana bitki ile ilişiği kesilse bu sayede mum çiçeğinin o ayrılan dalı hayatına devam edebilir. Çiçeklenmesi bitkinin yetiştiği ,muhafaza edildiği yere  ve budama, bakıma bağlıdır. Sarmaşık cinsi olup sürgünleri çubuklarla desteklenebilir yada askılı saksıda yetiştirilebilir. Oldukça dayanıklı bir bitkidir.

Kuzeyli yönlerden rüzgar almaması, soğuğun uzun sürmemesi ve kar altında kalmaması şartıyla mum çiçeği kışın -7 derece soğuğa dayanır, hiçbir zarar görmez. 

 

SULAMA:

    Kışın dinlenme dönemi olan Ekim-Şubat ayları arası ise saksı toprağı kurumayacak kadar su verilmesi halinde yaprak dökülmeleri uç sürgünlerinde kurumalar ve kök çürüklükleri görülmektedir. Yazın saksı toprağı nemli tutulmalı çok sıcak havalarda yapraklara su püskürtülmelidir. Mum çiçeği susuzluğa çok dayanıklıdır. Bazen susuz bırakırsanız yaprakları kurumak derecesine yakın pörsüyerek bozulur. Sonra sularsınız bir iki haftada o yapraklar şaşırtıcı bir şekilde sağlığına kavuşur. Çok ilginç bir bitkidir. Her bir yaprağı birkaç yıl sağlıklı bir şekilde parlak ve canlı olarak yaşayabilir. Aşırı soğuklardan korunmalıdır. Balkonda yetiştiriliyorsa kışın ev içine alınmalıdır. Aslında evde de gayet sorunsuz yetişebilir. Yeter ki bir parça güneş alacağı bir yerde olsun.

    Sevdiklerinize zarif ve asil  duruşuyla dikkat çeken renkleriyle , hediye vererek yüzlerinde bir tebessüm oluşturmak için  tüm geçerli sebepler bu bitkide yer almaktadı. Saksılardan dışarı doğru sarkan kök uçlarına  su püskürtülmesi gelişim için önemlidir. Çiçek açtığı zaman bitki tüm enerjisini çiçeğe verir ve yapraklarında bozulmalarına sebep olmaktadır. Saksı değişimine uygun bir bitkidir. Uygun şartlar sağlanırsa ürün kendini çiçek bitiminden sonra dipten yavru vererek çoğaltır.Kış boyunca direkt güneş, Nisan-Kasım arasında ise filtrelenmiş güneş alması gerekir. Yani güneş tül ardından yapraklara ulaşıp hafifçe ısıtabilmelidir.

   Almış olduğunuz salon bitkisi bakımı oldukça kolay olup evlerinize ve ofislerine  şıklık katacaktır. Uzun yıllar köşenizde yaşatabileceğiniz bitkilerdendir. Çiçeklenme dönemi evinizdeki ortama ışık açısına ve ısı derecesine göre farklılık gösterebilir. Eğer bitkinizin saksı değişim zamanı geldiğini düşünüyorsanız yumuşak   toprak seçimi yapmalısınız . Mevcut olan saksısından biraz daha büyük bir saksıya almalı ve dikim sırasında kökler iyice sıkıştırılmalıdır. Bitkinize vereceğiniz besin ve gübreleri saksı değişim esnasında toprak dikim harcına karıştırabilirsiniz. Sizlere göndermiş olduğumuz hediye 3-6 aylık ithal yavaş salınımlı gübreyi toprağınıza karıştırabilirsiniz.Böylece ihtiyacı olan besin maddesini karşılamış olacaksınız. Dikim işlemi tamamlandıktan sonra toprağın içerisindeki hava tabakalarının kaybolması için  can suyu verilmelidir.

    Yaz aylarında bitkinin suya olan ihtiyacı artacak ve daha sıklıkla sulama gereği duyulacaktır. Bitkinin sulama ihtiyacını tamamen gidermek için haftada en az iki kez sulanmalıdır.Kış aylarında ise bitki aşırı soğuklardan korunarak susuz bırakılmamasına özen gösterilerek sulanmalıdır.

    Sulama suyunun kireçsiz olması bitkinin daha sağlıklı bir gelişim göstermesine neden olacaktır. Kış aylarında sulama sıklığı 1 ila 2 hafta da bir bitkinin ihtiyacına göre ayarlanarak yapılmalıdır. Fazla sulama bitkinin köklerinde çürümelere sebep olmaktadır. Bitkinin bir süre sonra gövdeden sararıp ve daha sonrasında da  bitki ölümlerine sebep olmaktadır. Sulama suyunun az olmasıda yaprak ve gövdede büzüşmelere bitkinin solmasına sebep olmaktadır. Buda geri dönülmez bitki ölümlerine neden olur. Sulamanın  en sağlıklı şekli ve tekniği bitkinin dip kısmından ve toprağı kontrol edilerek yapılmalıdır.Sulamanın ardından saksının tabağında su kalmamasına çok dikkat edilmelidir. Bitkiniz çiçekli ise sulama ihtiyacı daha azdır ,çiçekler bittikten sonra sulama sıklığı arttırılabilir. Eğer bitkiniz çiçeklenme dönemine geldi ise ve  çiçeklenme başlamadı ise ortamın  ışık ve ısısı yetersiz demektir .Daha aydınlık ve sıcak bir ortama bitkiyi taşımalısınız . 

    Toprak ıslaklığını yitirdiğinde hemen sulanmalıdır. Sulamadan daha önemlisi yaprak aralarına su doldurmaktır.  Çiçek kısmına gelmeden yaprak aralarına su doldurulmalıdır. Su mutlaka oda ısısında olmalıdır.  Doğrudan güneş ışığı istemeyen bu bitki dolaylı ışıklardan da yararlanabilir. Güneş ışığını gören kısımlar ışığa doğru bir eğilimde bulunur. Bu eğilmeleri engellemek için çiçeğin gölgede kalan kısımlarını belirli aralıklarla değiştirmek gerekir. Çok fazla soğuk ve sıcak havada bırakmak çiçeğin yapraklarına ve köklerine zararlıdır. Her bitki gibi zamanla topraktaki vitamin ve mineralleri tüketen bitkiye yılda en az bir kere vitamin ve mineral desteği sağlanmalıdır.Saksı değişimi genellikle sıcak ayların başlangıcı olan mayısta yapılmalıdır. 

    Kireçsiz (pH derecesi nötr) ve oda sıcaklığında su ile sulayacaksınız.  Sulama sıklığı: Toprağın nemliliği değil elinizi ıslatabilirliği gidince tekrar sulayın. İşte ne sıklıkta sulayacağınızı böyle ayarlayacaksınız. Serinde dinlenme zamanlarında toprak yarı yarıya kuruyunca sulayın. Bu anlattığım sulama dengesinin fazla altında kalırsanız yapraklarda ve köklerde ciddi zararlar oluşur. Aşırıya kaçarsanız bu sefer yapraklarda sağlık kaybı, sararma ve köklerde çürüme olabilir.

    Siparişleriniz üretim saksı ile gönderim yapılmaktadır .Dekoratif saksılar görsel amaçlı kullanılmaktadır.